FETÖ / PDY (Ankesör)

Ankesör

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 13.11.2019 tarihli  – 2018/5526 E. – 2019/6842 K. Sayılı kararında ankesör kullanımı ile alakalı olarak Ankesör nedir? Ankesör hukuki delilinin nitelendirilmesi nedir? Ankesör hukuki delil olarak kabul edilebilir mi ? gibi sorulara cevap vermiş ve ankesör delilinin genel bir çerçevesini çizerek ilgili kararında belirli kriterler belirlenmiştir.

Ankesör araması nedir?

FETÖ yapılanması içerisinde “randevulaşma Sistemi” esas alınmış olup bir örgüt sorumlusunun sorumlu olduğu kişilerle görüşmesi için bir araya geldiği kontrol, toplantı, buluşma gibi zaman dilimlerine denmektedir.

İşte örgüt mensupları aralarındaki irtibatları sağlamak ve haberleşmeleri sağlamak için ve bu haberleşmeyi gizli bir şekilde yapmak için belli yöntemler geliştirmişlerdir. Bu yöntemlerden birisi de ankesör yöntemidir.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 13.11.2019 tarihli  – 2018/5526 E. – 2019/6842 K. Sayılı kararında tanımlandığı üzere ankesörün anlamı aşağıdaki paragraftan çıkartılabilir ;

“Her ne kadar iletişimde esas olan usul “Randevulaşma Sistemi” olsa da, örgütün … sorumlularının, sevk ve idaresi altındaki … personel ile deşifre olmayı engellemek maksadı ile irtibat kurma yollarından birisinin de; “Kamuya açık ve birbirinden bağımsız Market, Büfe, Kırtasiye, İddia Bayii ve Lokanta gibi işletmelerde bulunan ve ücret karşılığı kullanılan sabit (kontörlü/voip) hatlar ile Türk Telekom’a ait Ankesörlü telefon hatlar” olduğu tespit edilmiştir. “ 

Ankesör aramaları 8 kriter

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 13.11.2019 tarihli  – 2018/5526 E. – 2019/6842 K. Sayılı kararında örgüt tarafından yapılan ankesör aramalarının kişinin örgütle bağlantısını göstermesi bakımından nasıl bir değerlendirmeye tabi tutulması gerektiğini açıklamıştır;

1- Mahrem imamlar arayacağı kişilerin numaralarını kendi telefonlarına veya belli kağıtlara bazı basit şifreleme yöntemleri ile kaydetmeleri. Örnek: Bir itirafçı ifadesinde “Yazarken de numaraları baştaki GSM şirketinin sabit kalması şartı ile (örneğin 0530 sabit kalırdı) diğer numaraları bir arttırarak kâğıda yazardık, cep telefonumuza kesinlikle kayıt yapmazdık”

2- Ankesörlü telefonlardan yapılan aramaların tek taraflı ve kısa süreli olmaları veya yapılan aramaların karşı taraftan cevap verilmemiş olması.

3- Aranan kişiler arasında mesleki, rütbe gibi benzerlikler bulunması.

4- Aramaların genelde mesai saatleri dışında yapılması

5- Arama yapan kişi aranan hedeflerin kaybolması için aranan kişiyi aradıktan sonra ilgisiz ve alakasız kişileri ankesörden araması.

6- Aramaların belli periyotlar halinde yapılması, 15 gün, ayda veya 2 ayda bir kez olarak.

7- Arama yapan mahrem imamların aradıkları şahıslarla genelde aynı ilde ikamet etmeleri.

8- Aranan kişilerin hatlarını toplantı yerlerine götürmemeleri.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 13.11.2019 tarihli  – 2018/5526 E. – 2019/6842 K. Sayılı kararında yukarıda sayılan maddelerin karar metninde yer alması ise aşağıdaki gibidir;

“Ayrıca bu delillerin teyidi açısından;

 -… imamların büfe/ankesörlü sabit telefon hattı ile hedef şahıslarla görüşmelerinde gizliliği sağlamak için genellikle kullandığı yöntem olarak belirlenen; Hedef şahsın telefon numarasının, deşifre edilmesinin önlenmesi amacıyla çeşitli şifreleme metotları kullanarak kaydedilmesi,  Bazı … imamların arama yapmadan önce ajandada kayıtlı numaralara baktığında şifreleme yaptığını unutarak/kasten yazılı olan şifreli numarayı aradığı, daha sonra yanlış numara çevirdiğini fark ederek/kasten … şahsı tekrar gerçek numarasından aramış olmaları, Aramalar tek taraflı ve kısa süreli olması veya sadece çağrıdan ibaret bulunması, Aranan … personelin büyük kısmının genellikle rütbe/makam olarak ve bağlı bulunduğu kuvvetlerin de denk olmaları, … tarafından gerçekleştirilen arka arkaya aramanın (… ARAMA) örgütsel amaçlı olduğuna dair karine oluşturması, Aramanın mesai saatleri dışında yapılması, sorumlu şahsın, … personeli aradıktan sonra tedbir amaçlı ilgisiz ve alakasız kişileri de ankesörle arayarak bu bütün içerisinde hedeflerin kaybolmasını sağlama çabası, Aramanın on beş gün, ayda veya iki ayda bir kez olmak üzere periyodik olması … imamın sorumlusu olduğu … şahıs/şahıslarla aynı ilde ikamet ettiği ve aynı ildeki sabit hatlarla iletişim kurduğunun gözetilmesi, … şahısların hatların takılı bulunduğu cihazların toplantı yerine götürülmediği veya götürülse bile kapalı tuttukları, … imamlarca hedef şahıs arandıktan sonra ilgisiz rastgele numaraların çevrilerek, redial (geri arama) tuşu ile son aranan kişinin tespitinin önlenmeye çalışılması, hususlarını da ortaya koyan, bu delilin elde edilişi, niteliği, kullanımı, hukukiliği konusunda yukarıda yapılan tüm açıklamalar ışığında kişiselleştirilmiş, … birimlerince, büfe/ankesörlü sabit telefon hatlarıyla irtibat kurma yöntemine ilişkin olarak düzenlenen ayrıntılı analiz raporunun temin edilerek dosyaya konulması,

 -… kayıtlarının yanı sıra BTK’dan alınan baz istasyonunu gösterir HTS kayıtlarının, “0” saniyeli çağrılar da dahil olmak üzere getirilmesi, -Şüpheli/sanığın görev yaptığı diğer şehirlerde … aramalarının olup olmadığı araştırılarak sabit hat ve ankesörlü telefon kullandığına ilişkin analiz raporunun da istenmesi,

-Şüpheli/sanıkla ilgili sabit hat veya … aramaya ilişkin varsa itirafçı beyanlarının dosyaya getirilmesi, gerektiği takdirde tanık sıfatıyla dinlenilmeleri,

 -… aramalar kapsamında, diğer … şahıslar hakkında bir soruşturma veya dava olup olmadığı araştırılıp varsa ifade örneklerinin dosyaya ibrazı sağlanarak değerlendirilmesi suretiyle maddi gerçeğin ortaya konulması gerekmektedir. 

Bu kapsamda; Yukarıda açıklanan özellikler doğrultusunda, bir … şahsın; örgütün gizlilik ve deşifre olmamak kuralına riayetle, örgütün talimatı ile ve örgütsel irtibatı sağlamak maksadıyla kamuya açık ve birbirinden bağımsız …… vb. gibi sair işletmelerde kurulu bulunan, ücret karşılığı kullanılan sabit hat veya ankesörlü hatlar ile … imam tarafından arandığı, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak somut olgu ve teknik verilerle tespit edilmesi ve yargılama yapan mahkemenin de tam bir vicdani kanaate ulaşması halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren hukuka uygun delil olacağında kuşku yoktur.”